Özkaya Tıp Merkezi Milli Müdafaa Caddesi No:16 Kızılay/Ankara
İnkılap Özkaya Tıp Merkezi İnkılap Sk. No:27 / Kızılay / Çankaya /Ankara
Telefon 0(312) 417 8585

Son Güncelleme Tarihi : Mart 20, 2024

Her 8 kadından birinde görülen meme kanserinde uygulanan cerrahiler kişinin sadece sağlığını değil, fiziksel ve psikolojik durumunu da etkiliyor. Teknolojinin ilerlemesine paralel olarak geliştirilen yeni cerrahi yöntemler meme kanseri ameliyatlarında hastaya daha fazla avantaj sağlıyor. Sadece kanserli dokunun çıkarılması ile gerçekleştirilen meme koruyucu cerrahi sayesinde hastalar vücut bütünlüğü bozulmadan tedavi şansı buluyor. 4 cm altındaki tümörlere uygulanabilen koruyucu meme cerrahisini, tümörün yerleşim yeri, boyutu ve çevre uzanımının yanı sıra meme hacmi ve kişisel faktörler de etkiliyor. Koruyucu meme cerrahisinden 4-5 saat sonra hastalar ağızdan gıda alımına başlayıp, yürüyüş ve hareket etmeye ve ertesi gün günlük işlerini yapabilecek duruma gelmeye başlıyor. Sağlam meme dokusunun korunmasını amaçlayan meme koruyucu cerrahi ile hastalar psikolojik olarak kendilerini daha iyi hissederken, estetik kaygıları olmadığı için sosyal yaşama da daha hızlı bir şeklide adapte olabiliyor. 

Meme koruyucu cerrahi (MKC) nedir?

Geçmiş dönemlerde meme kanseri tanısı konulan hastalarda memenin bir kısmı değil tamamı alınmakta ve hastanın vücut bütünlüğü bozulmaktaydı. Kanser tedavisinin daha iyi yapıldığını düşündüğü için hastalar bu cerrahi yöntemi kabul etmekte, bu durumun psikolojik etkisi ve sorunlarıyla bir ömür yaşamaktaydı. Ancak yapılan çalışmalar ışığında günümüzde meme koruyucu cerrahi kavramı ve operasyonları yaygınlaşmıştır. Artık biliyoruz ki “memenin tamamen alınması hastayı daha iyi tedavi eder, kısmen alınması eksik tedavi eder” kavramı yanlıştır. Meme koruyucu cerrahi (MKC), memede bulunan kanserli dokunun geride kanserli doku bırakılmayacak şekilde, memenin hastalıklı olan kısmının (memenin bir kısmının) çıkarılması ile gerçekleştirilen operasyondur. MKC tanım olarak tümörün çıkarılması esnasında sağlam meme dokusunun kanser tedavisi prensiplerinden taviz verilmeden en az kayıpla korunmasını amaçlar. Koruyucu meme cerrahisi, Kadrantektomi, lumpektomi, tümörektomi, parsiyel mastektomi, segmenter mastektomi ve daha güncel olarak onkoplastik meme cerrahisi gibi işlemleri kapsar.

Meme koruyucu cerrahi hangi durumlarda uygulanır?

Ameliyat edilebilen meme kanserlerinin % 50-75’ inin meme koruyucu cerrahi (MKC) ile tedavi edilebileceği tahmin edilmektedir. Bu cerrahi, boyutu 4 cm altında bulunan tümörlerde uygulanabilir ancak;

  • Kişisel faktörler
  • Tümörün yerleşim yeri, boyutu, çevre uzanımı, yaygınlığı
  • Memede kaç tane tümör bulunduğu, yerleşim yerleri
  • Meme hacmi, tümör- meme hacmi oranı
  • Hastanın tercihi cerrahi yöntemi etkileyecektir.

Meme koruyucu cerrahi tedavisi nasıl uygulanır?

MKC için uygun olduğu değerlendirilen hasta operasyon sabahı eğer memede bulunan lezyon el ile hissediliyorsa ameliyat öncesi cerrahi kalemle operasyon alanı çizilerek işaretlenir ve operasyon için ameliyat salonuna alınır. Eğer kitle sadece görüntüleme yöntemleri ile görünüyor ise (ultrasonografi , mamografi gibi) ameliyat sabahı hasta  radyoloji bölümünde  lezyonu  radyoaktif madde ya da tel ile işaretlenir. Bu yöntem ile operasyon sırasında doğru alana ulaşmak için bir nevi navigasyon uygulanır.  Hasta daha sonra ameliyat salonuna alınır.  Ameliyatı hafif sedasyon ve lokal anestezi ile yapmak mümkün olduğu gibi genel anestezi ve yüzeyel anestezi ile de yapmak mümkündür. Anesteziye hasta ile alternatif anestezi yöntemleri konuşularak karar verilir. Ameliyat sırasında hasta cildinde en az iz kalacak kesi seçilerek cerrahi işleme başlanır. Memedeki elle hissedilen ya da işaretlenmiş olan tümör cerrahi sınırları negatif olacak şekilde sağlıklı doku ile birlikte çıkarılır. Çıkarılan doku cerrahi sınırları işaretlenerek ameliyat sırasında hasta uyurken acil patoloji (frozen patoloji) ile incelenerek cerrahi sınır güvenliği ve tümörün tam olarak çıkarıldığından emin olunur. Meme koruyucu cerrahide amaç; kanser cerrahisi prensiplerinden, yani onkolojik prensiplerden taviz vermeden memeden kabul edilebilir en az dokunun çıkarılmasıdır. Emin olunduktan sonra memede çıkarılan dokunun oluşturduğu boşluk hastanın kendi meme dokusu ile teknik olarak uygun şekilde doldurulur ve estetik dikişlerle sonlandırılır. Ameliyat sırasında ameliyat alanındaki biriken sıvıları toplamak için gerekli olan hastalara dren yerleştirilir. Her hastaya dren yerleştirilmesine ihtiyaç duyulmaz. Ameliyat süresi yaklaşık 1-1,5  saat kadar sürmektedir ama  acil patoloji cevabının gelme süresi ve ilave cerrahiye gerek olup olmaması süreyi değiştirebilir.

Meme koruyucu cerrahinin avantajları nelerdir?

Meme koruyucu cerrahi ile doğru seçilmiş ve doğru teknik uygulanmış hastalarda vücut bütünlüğü korunmaktadır ve hastalar için kabul edilebilir kozmetik sonuçlar sağlanmaktadır.

Memenin tamamen alınması hastaların daha iyi tedavi edildiği anlamına gelmemektedir. Yapılan çalışmalarda onkolojik prensiplerden taviz vermeden yapılan meme koruyucu cerrahi ile mastektomi yapılmış olan hastalar karşılaştırıldığında 20 yıllık takiplerde hastalıksız sağ kalım, uzak organ tutulumu olmaksızın sağ kalım ve genel sağ kalım açısından gruplar arasında anlamlı fark olmadığı gösterilmiştir. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki meme koruyucu cerrahi uygulanan hastalara radyoterapi uygulanmaktadır. Doğru hastaya doğru teknik uygulanmalıdır.